Emma Peel: “Efkâr”

Karşıdaki Adam: Yakmayacaksın onu değil mi?
Emma Peel: Neden?
Karşıdaki Adam: Bir de soruyor musun? Sigara yahu… Nikotin, katran, zehir, ölüm… 
Emma Peel: Biliyorum. 
Karşıdaki Adam: Üstelik eline hiç yakışmıyor. Özenti duruyor.
Emma Peel: Olabilir.
Karşıdaki Adam: Ah, yine başladın işte. ‘Sen ne dersen de, ben bildiğimi okurum,’ tavırları. Hadi kendini düşünmüyorsun diyelim, çevrene de zarar veriyorsun.
Emma Peel: Hayat ne garip değil mi? Ardında ne kadar uzun bir yol bırakırsan, o kadar az şey bildiğini öğreniyorsun sadece.
Karşıdaki Adam: Ne demek şimdi bu?
Emma Peel: Ateşin var mı? Benimki yanmıyor da…

Yorumlar (7)

Maalesef ki hayat hep eksiklerle tartılıyor.Dünya değişmiyor ama hikaye devam ediyor.

Yine de Karşıdaki Adam olmak isterdim, sanırım hayat onun için daha yaşanılabilir.

hatta dünya da değişiyor bazen. olsun. hikaye yine de devam ediyor..

Sevgili yazarımıza bir sey mi oldu acaba?Süreklilik esasına uyup neredeyse saat bası kontrol ediyorum yeni bir gönderi var mı diye ama, malesef. Endiselenmeye basladım.

bazen geriye bakmak da gerekir ya da bir şey alır götürür yıllar önceye. iyi geldiği vakidir ama nadiren. insan en kolay iyileri unutur.
Bilmediğini bildikçe ve artık öğrenebileceğin şeylere yetişemeyeceğini anladıkça hayretin ve umutsuzluğunda artıyor. bir de buna olgunluk deniyor ya en komik bölümü burası….

Ah Mrs. Emma Peel siz yok musunuz 🙂 Zehirli ve sevimli olabilmeyi nasil basariyorsunuz kuzum ?

bir yorum bırakın