Hepimiz birilerinin oğluyuz. Seçemediğimiz babaların
hikayesini devam ettiriyoruz bazen. Kimi zaman da hikayemizin akış yönünü
değiştirmek istiyor ama bir türlü barajı nereye kuracağımızı bilemiyoruz. Hayat
hakkında yazmak isterken, kendimizi ölümü yazarken buluyoruz. Her bir karesi
incelikle düşünülmüş olan Güngezgini yaşama dair zihin açıcı
bir kitap.
hikayesini devam ettiriyoruz bazen. Kimi zaman da hikayemizin akış yönünü
değiştirmek istiyor ama bir türlü barajı nereye kuracağımızı bilemiyoruz. Hayat
hakkında yazmak isterken, kendimizi ölümü yazarken buluyoruz. Her bir karesi
incelikle düşünülmüş olan Güngezgini yaşama dair zihin açıcı
bir kitap.
Doğumla ölüm arasındaki varoluş savaşımızı ilmik ilmik işleyen bir
Güney Amerika kilimi gibi.
Güney Amerika kilimi gibi.
Albert Camus, bu cildi eline alsaydı bir çırpıda
okurdu.
okurdu.
Güngezgini‘nin arka kapağı için yazdığım cümleler bunlar.
Sevin Okyay yazmış önsözü. Bence bir kitap, sadece bu yüzden, sadece içinde Sevin Okyay’ın bür cümlesi olduğu için bile alınabilir.
Güngezgini, çizgi roman/grafik roman dünyasında uzun süre konuşulmuş bir kitap. Yayınlandığı yıl ödüllerle taçlandırılmış. Kitap Türkiye’de Çizgi Düşler tarafından yayınlandı. Çevirisinde Cenk Könül imzası var.
İçeriği hakkında kopya vermemek için kısa keseceğim. Ama bu çizgi roman, sadece yaşamı ve ölümü sorgulamanıza neden olmayacak. Zaman kavramı ve edebi kurgu üzerine düşünmenizi de sağlayacak. Alman Edebiyatı’nın Bildungsroman olarak tanımladığı büyüme/olgunlaşma/ideale ulaşma hikayesini tersten okumak isteyenler de ayrıca mutlu olacaktır bu kitapla.
Kısacası, tavsiyedir.