Peki ülkeyi yönetenler, belirli mesleklerdeki ölümleri 'kader' olarak görme hakkına sahip midirler? Biraz da buralardaki kötü gidişatı düzeltmek adına talip olmazlar mı onlar yönetmeye!
Herseyi Allah'tan bekliyor, hic bir emek sarfetmeden olanlara gozunuzu kapiyorsaniz, sizin icin millet degil ummet varsa ve bilimle hic bir ilginiz yoksa evet….Olum bir meslek kaderi olarak gorulebilir.
Zalimlik nedir? Erki hor kullanmaktır. Gücünü güzel bir erek uğruna değil, kendi biricik varlığını yok etmeye neden olacak çıplak gerçekleri örtmeye harcamaktır. Çare ol-a?-madıklarına kader demektir. Tebasının, her ne yaşarsa yaşasın, kendi eşsiz varlığıyla teselli bulmasını isteyen bir hükümdarın her günki halidir.
Asla, ölüm, meslek kaderi olamaz. İnsanlar, ülke koşullarında; iş bulup eve ekmek götürmek istiyorlar. İş bulmak ve üç beş kuruş kazanmak. Sadece yaşamak için. Bu noktada; yaşamak, ayakta kalmak isteyen, çocuklarını dahi okutabilecek mi bilinemeyen bu insanların seçtiği meslek sonucu ölmesi nasıl kader olur? İnsanı hiçe sayan, hepimizin varlığını tehdit eden bu düşünce tarzını red ediyorum. Her iş kolunda, kamu veya özel sektör, kurallara uygun düzen kurar, uzman kişiler çalıştırırsak, bu sorunlar çözülür. Ama kaç yıl…Değişen birşey yok.
Peki ülkeyi yönetenler, belirli mesleklerdeki ölümleri 'kader' olarak görme hakkına sahip midirler? Biraz da buralardaki kötü gidişatı düzeltmek adına talip olmazlar mı onlar yönetmeye!
Ölüm, ÖNLEMİ VE SORUMLULUĞU ALINMAYAN her tehlikeli durumda karşımıza çıkabilmektedir.
Ölüm bir mesleğin kaderi olamaz, olamayacaktır da.
Görüldü, görülebilirmiş.
Şaşırmaktan vazgeçmemek lazım. Alışmamamız lazım.
Herseyi Allah'tan bekliyor, hic bir emek sarfetmeden olanlara gozunuzu kapiyorsaniz, sizin icin millet degil ummet varsa ve bilimle hic bir ilginiz yoksa evet….Olum bir meslek kaderi olarak gorulebilir.
Zalimlik nedir? Erki hor kullanmaktır. Gücünü güzel bir erek uğruna değil, kendi biricik varlığını yok etmeye neden olacak çıplak gerçekleri örtmeye harcamaktır. Çare ol-a?-madıklarına kader demektir. Tebasının, her ne yaşarsa yaşasın, kendi eşsiz varlığıyla teselli bulmasını isteyen bir hükümdarın her günki halidir.
Kimi kask takmadığı için ölür , kimi taksa da baret..
Bilmem ne düzeni..
Asla, ölüm, meslek kaderi olamaz. İnsanlar, ülke koşullarında; iş bulup eve ekmek götürmek istiyorlar. İş bulmak ve üç beş kuruş kazanmak. Sadece yaşamak için. Bu noktada; yaşamak, ayakta kalmak isteyen, çocuklarını dahi okutabilecek mi bilinemeyen bu insanların seçtiği meslek sonucu ölmesi nasıl kader olur? İnsanı hiçe sayan, hepimizin varlığını tehdit eden bu düşünce tarzını red ediyorum. Her iş kolunda, kamu veya özel sektör, kurallara uygun düzen kurar, uzman kişiler çalıştırırsak, bu sorunlar çözülür. Ama kaç yıl…Değişen birşey yok.
Görülmez, görülmemeli.
http://www.hayatizlerim.com
nasıl
yıllardır
onungibi bunungibi
düşünmekten harab olduk
norveçliye öğrettikte
MUSTAFAKEMALGİBİDÜŞÜNmeyi
kendimiz nasıl unuttuk