Dünya Adil Değil

Fidel Castro, Oscar Niemeyer için “Dünyada kalan iki komünistten biri,” demiş. Baskı, sürgün ve daha fazlasıyla dolu bir ömre neden olacak “omurgalı” bir yaşam, söz konusu olan. Bir yanıyla da başarı, hayranlık ve alkışlarla geçen bir ömür.

Niemeyer, dünyanın en önemli mimarlarından biri. 1907’de doğmuş ve 2012’de ölmüş. Aradaki sürgün yıllarına rağmen, doğduğu yerde, Rio de Jenerio’da veda etmiş dünyaya. Yetmiş sekiz yıllık kariyerinde altı yüzü aşkın projeye imza atmış. Özellikle betonun estetik kullanımı konusunda, önder, belirleyici bir isim olmuş. Bu noktayı daha iyi anlayabilmek için eserlerine bakmakta fayda var. Dağlardan, dalgalardan, bulutlardan ve kadın bedeninin estetik kıvrımlarından aldığı ilhamla oluşan eğri çizgiler, yaratıcılığı konusunda çok şey anlatıyor.

Ama elimizdeki kitap, bunlardan öte bir hayatı, o sözünü ettiğimiz “omurgalı duruş”u, elli sayfalık bir oylumda anlamamızı sağlıyor. Kitabın adı “Dünya Adil Değil”. Sel Yayınları etiketiyle ve Leyla Tonguç Basmacı’nın çevirisiyle çıktı.

Kitabın “Hayal Gücü” başlıklı bölümünden birkaç satırı, aynen aktaracağım:

Kalemsiz kağıtsız resim yapardım. Elim yukarıda, havada resim yapardım.

Annem bana “Ne yapıyorsun oğlum?” diye sorardı.

Ben de “Resim yapıyorum,” diy cevap verirdim.

O da gülümserdi, bu yaptığım ona komik gelirdi.

Bazen çizdiğim resmi düşünüp üzerinde değişiklikler yapardım, sanki gerçekten varmış gibi!

Sonradan da, çocukken yaptığım gibi ve sanki hayatım boyunca uğraşım olmuş bir şey gibi, tasarımları önce zihnimde yaptım.

Siyasete olan tutkumun da zihinsel bir faaliyet olarak ortaya çıktığına inanıyorum, çünkü işlerin iyi gitmediğini ve düzelmeleri için sürekli olarak uğraşmak gerektiğini anlamak için etrafımıza şöyle bir bakmamız yeterli.

Mimarlığın önemli olmadığını tekrarlamayı severim. Mimarlık sadece bir fırsattır. Önemli olan hayattır, insandır.

Burada duruyorum, gerisini okumanız için kısa bir soluklanma arası olsun. Bu gerçekten kısa ve kısa notlardan oluşan kitap, belki on beş dakika içinde okunup bitmiş olacak. Ama her satırın üstünde uzunca düşünmek lazım. Özellikle de “siyasi bir duruş ve devrimci bir sanat olarak mimari” başlığı altında.

Yine de son sözü kitaptan alayım. “Hayal Gücü” bölümünün son satırları şöyle:

Bana hayal gücünün ne olduğunu sorduklarında, daha iyi bir dünya arayışı olduğunu söylerim.

Oscar Niemeyer, mutlaka tanışmamız gereken bir insan. Bu kitap da bu tanışma için bulunmaz fırsat.

Comments (5)

Yeni tanıştığım kitaplara bir yenisi daha eklenmiş olacak sayenizde 🙂 Teşekkürler.

30 sene sonra…….
çok şaşırdım. Niemeyer ve Kahn çalışmaları yapmıştım o zamanlar. bu/böyle insanların, daha ziyade "misioner" olarak dünyaya geldiklerine inanıyorum hep. zamansız, sınırsız, aydınlatıcı, yol gösterici, öncü, her dem doğru ve geçerli.

Hooop hemen alınacaklar listesine eklensin!

Kitap önerilerine güvendiğim bir insan olarak yakın zamanda okunacaktır. Uzun uzun düşünerek okunacak 🙂

Bir daha ki ay inşallah! Bu ay ki kredimiz 'birde baktım yoksun' 'aile çay bahçesi' ve 'içimde kim var ' olarak dolduruldu..

Leave a comment