Emma Peel: “Şımarmak”

Emma Peel: Sadece gülmek istiyorum bu gece. Kimseyi umursamadan. Kendi sesinin yüksekliğinden dünyayı duymayan bütün insanlara inat, gülmek istiyorum. Eğer varsa böyle bir hakkım, şımarıklık hakkımı sonuna kadar kullanmak istiyorum.
Karşıdaki Adam: İn oradan, düşeceksin!
Emma Peel: Ne dedin? Duyamıyorum. O kadar çok dinledim ki seni… Hepinizi… Yoruldum. Bu gece sadece kahkahamda olacak kulağım.

Comments (7)

tam da bunu sağlıyor işte: benim aklımdan geçmeyeni geçiriyor, bunu bana gösteriyor: görünce, aklından geçenin aklımdan geçmesini istiyorum. geçiyor da. aklımı çeliyor demek ki çelinmesi de hoşuma gidiyor. o yüzden ona bakıyorum, beni tanımıyor, beni görmüyor; onun izleyicisi benim, söylediklerini duyan benim, karşısında duran benim. o beni görmüyor. onu dinliyorum. karşımda durduğunu hiç bilmiyor. bir ekran/ perde en çok da bunun içindir: var ol, görün, ama göründüğün yerde var olma: seni görenin aklında/ fikrinde devam et. bir gerçeğin değil de, bir gerçeğin görüntüsünün gerçekten daha güçlü olması; gerçekten büyüleyicidir.

Öyle bir şey varsa bende istiyorum..

"kendi sesinin yüksekliğinden dünyayı duymayan herkese inat"… o halde ben de duymama hakkımı kullanıyorum… şımarıklığını bile olabilir…

Peki ya susarak anlatılanlar… sessizliği duyabilecekmiyim o zaman ????

Meandshadows güldü ki;
…Ve Emma Peel bu sözlerinin ardından kendini yerde bulur. Karşıdaki Adam şımarıklık hakkını sonuna kadar kullanır. Güler, güler, güler…

"Herkese ve her şeye inat kocaman kahkahalar atmaya devam edeceğim! Zaten başıma ne geldiyse şu "mutsuzlar" yüzünden gelmedi mi?
Hem önce sen benim yakamdan bir düşsen!"

Belki de özlediği ruhsal konforu şımarıklığın zirvesinde oturup attığı kahkahalarla dengesini sağlamaya çalışan bayan..

ee gülmek istiyorsa gülsün.

Leave a comment