Tümüyle bu coğrafyanın ruhunu taşıyor. “Yerli” diyorsanız, tam da o işte.
Bu coğrafyanın ne kadar renkli bir “insan kumaşı” olduğunu anlatıyor. Renkli ve güçlü. Ege’nin dirençli zeytinleri kadar güçlü. Hani kökünü salınca, Ege’den girip Toroslar’ı delecek, oradan da Doğu’nun gizemine yol alacak kadar güçlü. “Milli” diyorsanız, tam da bu işte.
Çünkü o kavramların arkasında, süreklilik var. Kültürleri birbirleriyle yarıştırmadan, tanığı ve takipçisi olmamız gereken bir süreklilik. İşte Yalvaç Ural, Hermiyas‘ta tam da bunu yapıyor.
Kanımca Yalvaç Ural son kitabı Hermiyas ile bunlardan çok daha fazlasını yapıyor. “Ege’de Bir Karya Efsanesi / Yunus Sırtında Bir Çocuk” üst başlığını taşıyan kitap, bu coğrafyanın efsanelerinden / masallarından / sözlü edebiyat bilgisinden beslenen bir çocuk edebiyatı veriminin değerini anımsatıyor bize.
“Hermiyas ile Yunus” söylencesinin tarihsel çizgisini ve kendisindeki karşılığını anlattığı bir sayfalık harika önsözde şöyle diyor Ural: “… istedim ki, bir yerlerde unutulup gitmesin Hermiyas ile Yunus, dünya döndükçe anımsansın bu öyküleriyle.” Değerli bir istek bu.
Aile içi bilgi olacak ama Yalvaç Ural’ın bu kitap için yaptığı okumaların sadece Kaynakça’da belirttikleriyle sınırlı olmadığını söylemeliyim. Okumalarla da sınırlı kalmadı çalışması. Müzelere gitti, ören yerlerini gezdi, yazacağı coğrafyada olmaya özen gösterdi.
Kimilerince bilinen bir efsane bu. Kimileri de Fazıl Say‘ın prömiyerini 2014 yılında gerçekleştirdiği eseri sayesinde öğrendi. Milas’ın Güllük (İasos) beldesinden ve günümüzden 3000 yıl öncesinden gelen bir efsane. İasos’un halkı Karyalı. Karyalılar balıkçı. Köyün en yaşlı balıkçısı Antaeus’un oğlu Hermiyas da bu yaşamın sevgiyle yoğrulmuş bir parçası. Günün birinde, annesi öldürülen bir yunusla tanışması Hermiyas’ın kaderini değiştirecektir. Efsane tam da burada başlar.
Doğanın bir parçası olmak, birlikte yaşamak, vicdanlı olmak, büyümek ve sevgiyle ayakta durmak üstüne bir efsane bu. Yalvaç Ural, bu çizginin dışına çıkmadan aktarıyor hikâyesini.
Erdoğan Oğultekin tarafından resimlenen kitap, Yapı Kredi Yayınları’nın özenli baskısı ile çıktı. Çok okunacağına inanıyorum. Kitabın ilk okurları çocuklar değil, bu coğrafyanın ve insan olmanın değerlerini öğrencileriyle-çocuklarıyla paylaşmak isteyen bütün yetişkinler olacak bence.