Fantastik, bilimkurgu ve korku türünde eser veren sanatçıları, yazarları, sinemacıları, çevirmenleri ve bu sanatların gelişimine katkı sağlayan yapımcı, editör, yayıncı gibi insanları bir araya toplayan bir dernek kurma girişimi haberini Barış Müstecaplıoğlu ve Doğu Yücel’den aldım. Altay Öktem, Ege Görgün, Taylan Biraderler gibi isimler de işin içindeymiş. Ayrıca bilgisayar oyunu yapımcılarından çizgi romancılara geniş bir destek ekibi var. Doğrudan bu türlerde ürün vermeyen ama ilgi duyan isimlerin de yoğun katılımını bekliyorlar. Ekipte biri daha var ki, onun bu türlere ilgi…
Giovanni Scognamillo
“Hayvanları, özellikle de kedileri sevmeyen bir insan tümüyle sevgisizdir, insanları da sevemez.” Kedi tutukunlarının sıklıkla tekrar ettiği bir sözdür bu. Hatta geçenlerde tanık olduğum bir kedi sevmek-kedi sevmemek tartışmasının da merkezindeydi. Onlar tartışırken ben gurultular çıkararak çayımı içiyordum. Ben kedileri çok severim. Bu nedenle sevmeyenleri daha iyi anlamaya çalışıyorum. Geçenlerde Giovanni Scognamillo ile konuşurken “Sizi ne korkutur?” diye sordum. “Sadece kediler,” dedi. Basit bir çekingenlikten değil, düpedüz korkudan söz ediyor üstad. Şöyle basit bir internet araştırması yapınca karşıma çıkan bilgiyi…
Gece denize girmek. Ay ışığından başka ışık kaynağının olmadığı, ilk adımların bilinmeze atılacağı bir an. Soğuk mudur su? Belki. Geceleri ortaya çıkan tehlikeli deniz canlıları var mıdır? Belki. İnsan rotasını şaşırır mı? Belki. Belki de olmaz hiçbiri. O gece buluşması, insanı yepyeni düşüncelere, ufuklara taşır. Öyle bir zevktir ki o, tan vaktine kadar çıkmak istemez insan denizden. Her kulaç yeni bir kapı açar zihinde. Gece, deniz ve insan buluşmuştur artık. Giovanni Scognamilo ile buluşmak da böyleydi benim için. Bir akşam vakti,…