Sanat susmayacak!

2015 yılında
kültür-sanat dünyasında yaşananlara bakınca çok sayıda engelleme, yasaklama,
sansür, baskı, hedef gösterme ve dava haberi çıkıyor karşımıza. Siyasetin
kutuplaştırıcı diline sahip çıkanlarla, bu dille hesaplaşmaya girenlerin
arasındaki makas açığı giderek büyüyor. Başkaldıran sanat, adalet duygusuyla
atıyor adımlarını, sadece gündelik siyasetle değil kendi varoluşuyla da
hesaplaşıyor. En azından bunu yapmaya cesaret ediyor. Gezi sürecinde
vatandaşlığın yeni tanımını yapma çabasını gösterenler, bu cesareti
ödüllendiriyor. Kısacası, bütün olumsuzluklara, yasaklamalara, engellemelere
karşı sanat ve başkaldıran sanatçı güçleniyor. Kutuplaştırıcı siyasetin
öfkelenmesinin ve -kendi tanımıyla- ‘muhalif sanatçıyı’ sürekli olarak hedef
göstermesinin bir nedeni de bu.
Ne kadar hedef
gösterseler de, ne kadar susturmaya çalışsalar da hesaplaşmaktan korkmayan
sanatı susturamayacaklarını biliyorlar. Sanat, sıfır noktasından hareketlendi
bile. Ayrıştırıcı, gücünü şiddetten alan, ötekileştiren dilin en büyük korkusu
da bu: Sanatın özgür dilini susturamamak.
Egemenlerin
canını sıkan gerçeği bir kez daha tekrar edelim: Sanat susmayacak.

Yorumlar (3)

Merhaba,

Takip ettiklerim bölümündeki bazı linkler güncel değil. Bazılarında son yazı 2011 vb gibi önceki senelerde yüklenmiş.

Güncellemek gerek belki diye düşünerek paylaşmak istedim.

Saygılarımla,
Işık Üzel

yandaş söyleminiz olabilir ama yandaş sanat olmaz.
sanatın ruhu muhaliftir..
Bunu engellemeyi düşünmek bile aczin ilanıdır.
anlayana tabii ki!!

Engin Alkan konuyu özetler: "Tiyatro politik midir? Evet, politiktir ama bu partizan bir anlayışın üzerinde bir politik anlayıştır. Sanat yapısı gereği devrimcidir. Topluma başkaldırmayı ve hakkını aramasını ilham eder." Sanat susmayacak.

bir yorum bırakın