Bertolt Brecht

tumblr_lt246tlKlM1qbqktn

14 May: Brecht, yeniden…

Berliner Ensemble‘dan Robert Wilson yorumuyla Üç Kuruşluk Opera‘yı izledik. Daha önce hem Berliner Ensemble, hem de Robert Wilson ile ilgili yazdım. Bu yorumu da beğenenler oldu, beğenmeyenler oldu. Wilson rejisi böyle bir şey, tam ikiye bölüyor izleyiciyi, ara bölge yok. Kimileri “üslubunu bütün metinlere yayan bir modernist” olarak görüyor, kimileri “aynı numarayı tekrar eden bir post-modern” olarak. Üretimler üstüne tartışılması iyidir. Açık sözlü olmak lazım. Wilson’ın kurduğu plastik dünyayı seviyorum. Ama kimi zaman bu üslupçuluğun içeriğin önüne geçtiğini ve anlamı…

images

18 Ara: Tiyatroadam kararlı yürüyor: 5.Frank

Geçen yıl Berlin Schaubühne’de David Gieselmann’ın yazdığı ve Marius Von Mayenburg’un sahnelediği “The Pigeons” isimli oyunu izlerken iki şeyi sıklıkla düşünmüştüm. Günümüz tiyatrosunda grotesk nerede duruyor ve bugünün dünyası ile dünün anlatısını buluşturmanın yolları nelerdir? İlk bakışta pek görkemli gibi görünen ama aslında pek sıradan iki soru. Biliyorum. Oyunu izlerken bunları düşünemem neden olan sadece metinden ya da sahnelenişten kaynaklanan şeyler değildi. Bugünün oyuncularının, düne ait-miş gibi duran bir kolektif sergilemeleri, vücutlarını ve yüzlerini zamansız kılmayı başarmaları ama günün sonunda…

600full-bertolt-brecht

04 Eki: O esnada başka bir yerde…

…Bertolt Brecht, hastabakıcı olarak görev yaptığı savaştan geriye kalan ceset, korku ve ölüm kokularının sindiği bir hayata cevap olarak “Gelen Savaş” şiirinin dizelerini düşünmektedir. Gelen Savaş Bu gelen ilk savaş değil. Çok savaş oldu bundan önce. Bittiği gün en son savaş bir yanda yenilenler vardı gene, bir yanda yenenler vardı. Yenilenlerin yanında kırılıyordu halk açlıktan. Yenenlerin yanında halk açlıktan kırılıyordu. Çeviri: A.Kadir – A.Bezirci (Halkın Ekmeği, Yazko Yayınları, 1982)