İşin ilginç yanlarından biri “dış mihraklar” söyleminin dolaşıma sokulmuş olması. Milliyetçilik üstünden bir tutkala ihtiyaç duyulduğu zamanların bu değişmez ve güçlü söylemi, kapalı politikaların sıklıkla diline pelesenk olur. Üstelik sözü edilen “dış mihraklar” çoğunlukla homojen bir yapıyı, kristalize olmuş bir ideolojiyi temsil etmez. Karanlık odalarda buluşan, yüzünden kötülük akan, takım elbiseli, asker kıyafetli bir takım insanlar resmedilir zihinlerde. Üçüncü sınıf bir Hollywwod aksiyonunun klişelerle dolu diyaloglarıdır senaryoda yazanlar. Zaten istenen bir nokta atışı yapmak değil, çok daha büyük ve belirsiz bir…
İstanbul
Bu süreçte konuşulması gereken konulardan biri de “Kent Müzesi”. Konuyla ilgili önemli bir yazı Adalar Müzesi Küratörü Deniz Koç’tan geldi. Paylaşıyorum. Ayrıca bu noktada Deniz Koç’tan bir güncelleme yazısı beklediğimi de söylemeliyim. Çünkü bu noktada örneğin Haydarpaşa konusunda bilgilendirilmeye ihtiyacımız var. Kişisel olarak Haydarpaşa’nın bir kent müzesi olabileceği yönündeki düşüncemi paylaşıyorum; ama bu görüşün karşılığı var mıdır yok mudur, bilemem. İşte bu nedenle konunun uzmanlarına daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir süreç. Kent müzesi de nedir? İstanbul’da bir kent…
20 Haziran 2013 tarihinde Radikal Gazetesi Kitap Eki’nin blog sayfası için yazılmış bir yazı… Bir anda, kimseye sormadan, hesapsızca gidip o ağaca sarılan gencin cesareti. Büyük resim arayanların bakması gereken o cesaret. Ama öncelikli soru şu: Gezi Parkı kimin? Sürekli olarak ekonomik zarardan söz eden, esnaf kan ağlıyor ezberini tekrar eden ve anlayışlı bir ağabey ifadesiyle “250 bin insanın yaşadığı, 1 milyondan fazla günlük insan sirkülasyonu olan Beyoğlu’nun yaşam kanallarını tıkayan barikatları kaldıralım. Herkesten ‘orantılı empati’ bekliyorum,” diyen Beyoğlu Belediyesi…
Uluslararası İstanbul Şiir Festivali’nin benim için farklı bir anlamı var. Metin Celâl, geçen yıl açılış gecesinin sunumunu yapmamı istediğinden beri, düzenleme komitesinin şakacı anlatımıyla, festivalin doğal sponsorlarından biriyim. Yeri gelmişken çok önemli bir açıklama yapayım. Geçen yıl, bu sunum için bana muhteşem bir hediye vermişlerdi. Adnan Özer, bir Güney Amerika gezisinde kendisi için pek beğenerek aldığı ve üstünde Cortazar portresi olan tişörtü hediye etmişti. (Bir karşılık beklemiyorum ama bu yılki hediyemi de merak etmiyor değilim!) Evet, bir yıl geçti ve festivalin zamanı geldi. Bu yıl festival 13…
Ahmet Ümit’i tanıyanlar ne kadar hoşsohbet bir insan olduğunu bilirler. İş için bir araya geldiğimizde bile laf lafı açar. Edebiyat, sinema, siyaset derken, konuda konuya atlar, zamanın nasıl geçtiğini anlamayız. Yine öyle oldu. Ama bu kez birkaç sorunun cevabını “Fil Uçuşu” okurlarıyla paylaşmak istediğimi söyledim. Yazmakta olduğu son roman “İstanbul Hatırası”ndan başladık, kriminolojiye merkezine alan dizilere kadar uzandık. Ahmet Ümit bu günlerde İstanbul üstüne bir roman yazmakta. Romanın adı “İstanbul Hatırası”. Bu şehrin kuruluşundan bu güne, yani M.Ö. 660’da Kral…