Tuncel Kurtiz’le sohbet edebilmek. Düşüncesi bile güzel. Şanslıyım ki, bu güzelliği yaşadım. En uzun sohbetlerimizden birini, Ahmet Boyacıoğlu’nun “Siyah-Beyaz” filmi öncesinde yapmıştık. Nasıl da keyifliydi o gün. Ankara’nın eşsiz galeri-barı Siyah-Beyaz üstüne konuşurken, mekanla ilgili kişisel hikayemi anlatmıştım Tuncel Abi’ye. İlgiyle, daha da ötesi sevgiyle dinlemişti bu hikayeyi. Geçmişten gelen cümlelerin tozlu güzelliğine sığınacağına, geleceğe dair ışıklar düşürmüştü ortama. Daha yıllar yılı çalışmayı, üretmeyi düşünüyordu. Sonraki buluşmamızda biraz yorgun görmüştüm onu. Samimiyetle sormuştum “Nasılsın?” diye. Bir yanı her zaman olduğu…