Gece denize girmek. Ay ışığından başka ışık kaynağının olmadığı, ilk adımların bilinmeze atılacağı bir an. Soğuk mudur su? Belki. Geceleri ortaya çıkan tehlikeli deniz canlıları var mıdır? Belki. İnsan rotasını şaşırır mı? Belki.
Belki de olmaz hiçbiri.
O gece buluşması, insanı yepyeni düşüncelere, ufuklara taşır. Öyle bir zevktir ki o, tan vaktine kadar çıkmak istemez insan denizden. Her kulaç yeni bir kapı açar zihinde. Gece, deniz ve insan buluşmuştur artık.
Giovanni Scognamilo ile buluşmak da böyleydi benim için. Bir akşam vakti, evinde, bütün o nesnelerin-kitapların özel evreninde. Herbir cümlesinde, bana attırdığı herbir kulaçta yenilenerek. “Yekta! Sigara?” diyerek uzattığı paketten çektiğim herbir sigaranın dumanında sakinleşerek. Sohbetten bina inşa ederken, yeni dostumun mimarisine kendimi teslim ederek.
Giovanni, özel bir insan. Kifayetsiz muhterisler evrenine gökyüzünden düşmüş biri. O evrende kirlenmeden yürümeye devam eden bir uzaylı.
Dostum Giovanni, bir sonraki buluşmaya sigaralar benden, vampir sohbetleri senden. Görüşürüz.
Büyük usta Giovanni çok yaşasın!
Şimdi siz Giovanni Scognamillo'nun hep bahsedilen muhteşem kütüphanesini de görmüşsünüzdür! Bir sonraki buluşmanızda fotoğrafını çekip bizimle de paylaşırsanız ne güzel olur. İyi bir kütüphane gibisi yok.
Vampir sohbetiniz hakkinda bir baska yazi lutfen. 🙂
Meandshadows dedi ki;
Gece denize girmek, ıslak karanlığın bir parçası olmak gibidir. Gökyüzünün nerede başladığı, denizin nerede bittiğini kestiremezsiniz. Ufuk çizgisi silinir gecenin kömür silgisiyle. Biraz daha yüzersem gökyüzüne karışabilirim hissi verir insana. Kaptırmamak gerekir denizin çağırışına…
Ve Giovanni… Eminim sayfalarca yaşanmış hikayesi vardır. Okumak isterdim ya da sohbet ederek onun hikayesini anlattıklarında görebilmek…
Giovanni Scognamillo bunu mu demek istediniz
DOSTUNUZA RUHSUZ YORUMUM İÇİN "AF" DİLİYORUM… Kendisinin Romatoid Artriti var, ulnar deviasyonu da cabası, saygılar
PS: belki diğer buluşmada bir öneri de bulunursunuz diye 😉