Agora Kitaplığı, uzun süredir bir “sinema kütüphanesi” oluşturma yolunda önemli kitaplar yayımlıyor. Yetkin çevirilerle, kaçırılmayacak, kaynak kitaplar bunlar.
Yayınevi bir süredir de “Ülkeler Sineması” adında özel bir seriyle, bu kütüphaneyi çoğaltıyor. Serideki Kürt Sineması, İran Sineması ve Filistin Sineması’ndan sonra şimdi de Balkan Sineması geldi.
Dina Iordanova‘nın “Balkan Sineması – Alevler İçinde Sinema” isimli çalışmasının Burcu Erdoğan tarafından yapılmış çevirisi, Türkiye’de de çok konuşulan bir sinema ile ilgili önemli bilgiler, ipuçları veriyor. Gerçekten çok derinlikli bir çalışma.
Agora Kitaplığı’na bir kez daha teşekkürler.
Arka kapağa göz atmakta fayda var…. Meraklılarına özellikle öneriyorum:
Yugoslavya’nın dağılması, uluslararası çapta bir film selinin ortaya çıkmasına vesile oldu. Yeraltı, Ulysses’in Bakışı, Yağmurdan Önce, Saraybosna’ya Hoşgeldiniz ve Pretty Village, Pretty Flame, barış özlemi arttıkça sayıları çoğalan ve hem Balkanlar’ın kendisinde, hem de Batı Avrupa’da ve dünyada tartışmalara yol açan filmlerin bazılarıydı.İç savaşın patlak vermesi, Balkanlar’ı bir süreliğine Batı’nın bilincinin odağına yerleştirdi. Batı medyası, özellikle Batı sineması, dünyanın ilgisini bu bölgeye ve vahşi savaşa çekmekte öncü fakat mesajları karışık bir rol oynadı. Yine aynı dönemde Balkanlar’da çekilen oldukça nitelikli, konulu ve belgesel sinema ve televizyon çalışmaları da Batı’daki izleyicilere pek ulaşamadı ve ulaştırılmadı. Elinizdeki kitap, Balkanlar’ın Avrupa’nın kültürel alanından dışlanması ve bunun anlatı stratejilerine etkisi, Saraybosna’nın kozmopolit imgesi, diasporalar, Balkanlar’a dair filmlerde keskin nişancılar, hainler, kurbanlar, kadınlar ve etnik azınlıkların yeri gibi konulara el atarak, Balkan kimliği ve temsili konusunda bir başucu kitabı olmuştur…