Temel sorulardan biri belki de bu: Yazdıklarımı kim okuyor? Bu sorunun açılımları da var elbette. Kimin göre kaç kişi okuyor? Kimine göre kaç kişi okumasa da alıyor? Bazıları okuyanların kimliklerini merak edebilir, bazıları da beğeni oranlarını… Yazana ve yazılana göre değişebilir bu sorular. Ama yazan her kişi, zaman zaman bu soruya kapılıyor kanımca. Yazdıklarımı kim okuyor? Hatta bütün bu yazdıklarım okunuyor mu? Fil Uçuşu, benim bu soruyu sormadığım bir yer. Belki ilk zamanlar öyle değildi. On üç yıl kadar önce…
Rafta Kalmasın
Yarın TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı başlıyor. Fuar yolcuları için küçük bir “fuar önerileri” hazırladım. Yayın dünyasının bu zor sürecinde en büyük desteğimiz kitaplarla buluşmak ve yayıncılara yalnız olmadıklarını hatırlatmak. Bütçemiz yettiğince kitap alalım. Ama alamasak bile orada olalım, birlikte ne kadar güçlü olduğumuzu hatırlayalım. TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı’nda görüşmek üzere.