Seslendirme

kapak_123759

07 Ağu: Ustam Sungun Babacan

Dün Sungun Babacan‘ın bu dünyaya veda ettiği haberini aldım. Bunu yazmak kolay değil. Zor, anlamsız, yakıcı… Son birkaç yılda tiyatro dünyası çok önemli isimlerle vedalaştı. Benim ömrümün geçtiği seslendime dünyası da… Çok sevdiğim, binlerce anı biriktirdiğim, ağladığım-güldüğüm, birlikte aç kalıp birlikte para kazandığım isimler yok artık. Sezai Abi yok, Nusret Abi yok… Sezai Aydın, Nusret Çetinel olmadan nasıl yapılır? Raca’mız Haldun Boysan yok… Tarık Ünlüoğlu yok. Absürt şakaların kralı Bülent Yıldıran yok. O koca sesli, çocuk ruhlu Mete Yavaşoğlu yok….

l-intro-1637865760

19 Ara: “Han\u0131m han\u0131m! Bunlar benim repliklerim…”

Ice Age/Buz Devri filmlerini takip edenler biliyor; altıncı film geliyor. Bu yazıyı, serinin altıncı filmini bekleyenleri bilgilendirmek ve durumdan haberdar etmek için yazıyorum. Bu yeni filmin seslendirme kadrosunda -büyük ihtimalle- Ali Poyrazoğlu, Haluk Bilginer ve ben olmayacağız. Sonra söyleneceği başta söyledim, şimdi biraz da durumu anlatayım. 2002 tarihli ilk filmin Türkiye’deki seslendirmesinin yönetmenliğini Serdar Çakular yapmıştı. Rol dağıtımını ve ilk filmlerdeki ses dünyasını kuran isim Serdar’dır. Ona büyük bir teşekkür borçluyuz. Öncelikle orijinal seslerle yakın tonlara sahip isimler seçti: Ray…

nurcihanin-camasirlari-ve-diger-meseleler

24 Oca: Artık herkes Sakallı Bebek

1977. On bir yaşındayım. Daha o yaşta seslendirmede beş-altı yılı geride bırakmış durumdayım. Okul çıkışı zamanlarım, TRT’nin Kavaklıdere’deki binasının zemin katında geçiyor. Hafta sonları da Radyoevi’nde… Ortada tek kanal ve sınırlı saatte yayın olunca seslendirilecek film sayısı da ona göre tabii. Eh, o kadar az filmde, yaşıma-sesime uygun bir rolün bana düşme olasılığı daha da az. Hele bir de başrol… Kim kaybetmiş de ben bulayım? Bir gün “aile tipi bir kovboy filminde” başrolü kapıyorum. Ahlaklı ailesine Vahşi Batı’da bir gelecek…

19 May: Seslendirme Türkçesi dilimizi kirletiyor mu?

Geçenlerde bir gazetenin haftasonu eki için aradığını söyleyen muhabir, küçük bir soruşturma hazırladıklarını anlattı önce. Konu seslendirme ile ilgili olduğu için beni de aramak istediklerini açıkladı. “Seslendirmeler için yapılan çeviriler ve kullanılan Türkçe hakkında bir dosya,” dedi, “sizce bu çeviriler Türkçeye zarar veriyor mu?” Sesinden genç olduğu anlaşılan muhabirin ne demek istediğini biliyordum; yıllardır konuşulan konudur. Özellikle İngilizce’den birebir yapılan kimi çevirilerin yıllar içinde “korkarım, sanırım, lanet olsun,” gibi kelimeleri -hatta bunlara kalıp demek gerekiyor- gündelik konuşmaya soktuğu, falan filan……

31 Mar: Telif hakları konusunda sorunlar bitmiyor

İnternet üstünde çokça dizi film ve sinema filmi izlenebilen site olduğu bilinen bir gerçek. Biri kapansa ya da kapatılsa bir diğeri devreye giriyor. Türkiye’de ulusal kanallarda, dijital platformlarda yayınlanmayan çoğu diziyi meraklıları bu sitelerden sezonlar boyu takip ediyor. Altyazılı olarak izlenebilen dizilerde siteler hem zamana karşı, hem birbirleriyle yarışıyor. Ama iş bu kadarla da kalmıyor. Daha yeni vizyon görmüş, hatta vizyon görmemiş kimi diziler Türkçe seslendirilmiş olarak bu sitelerde yerlerini alıyorlar.Yanlış anlaşılmasın; sinemaya Türkçe olarak girmemiş, DVD için seslendirilmiş filmlerden…

jeyan-mahfi-ayral-tozum_68921

31 Ağu: Sesinden Ayrı Kalan Yüz

Türk sinemasının kimine göre seri üretim içinde olduğu, kimine göre altın çağını yaşadığı yıllar hepimizin bellek koridorlarında birden çok kapının açılmasına neden olan yıllardır. Cumhuriyet projesinin sosyal hareketlerinin beyazperdedeki karşılıkları içinde zengin kızlar, fakir oğlanlar, kenar mahalle bıçkınları, fabrikatör babalar, kötü yola düşen anneler, sınıfsal farklılıkları temsil etmek istercesine ortalıkta dolaşan aşçılar, uşaklar, şoförler… Aşk, çekirdek aile kavramına ulaşmak için gereken bir eylemdir; genç kızlar anne olmak özlemlerini, yakışıklı delikanlılar evlerinin kadını olacak açılmamış çiçeği aradıklarını vurgular her fırsatta. Kadının…